Esular

Herkese merhaba! İTÜ Çekirdekli girişimciler, “Öneriyor” serimiz aracılığıyla kendilerini motive eden sözleri, takip ettikleri platformları, sektörleriyle ilgili trendleri ve daha birçok şeyi bizimle paylaşıyor! Girişimcilik yolunun henüz başındaysanız, bu yolda sorularınız ya da ilham almak istediğiniz noktalar varsa bu serimiz tam size göre!

Bu hafta, kablosuz ve pilli tam otomatik IoT yapılı akıllı sulama sistemi altyapısı ile çiftçileri, uygulayıcıları ve üreticileri bir araya getirerek etkin akıllı sulama çözümü sunan esular Kurucu Ortakları Fatma Aktaş ve Erhan Sandal bizimle önerilerini paylaştı.

Kendinize sık sık hatırlattığınız, sizi motive eden bir cümle var mı?

David Hume’un şu sözünü söyleyebiliriz: “Eğer burada durup daha ileri gitmeyeceksek, niçin bu noktaya kadar geldik?”

Takip ettiğiniz, size ilham veren web sitesi, blog gibi platformlar hangileri?

Dücane Cündioğlu’nun Youtube kanalını dinlemek varoluşsal düşünceler hakkında hiç düşünmediğim bir noktadan sorgulamamızı sağlıyor.

Serdar Kuzuloğlu’nun haftalık ‘Dünya Halleri’ bültenlerini, Nilay Örnek’in “Nasıl Olunur” podcastlerini ve genel olarak felsefe üzerine siteleri takip ediyoruz.

Girişimcilik serüveninizde size ilham veren kitaplar oldu mu, olduysa hangileri?

Elbette oldu; Malcolm Gladwell ‘dan Outliers, Ayşen Zamanpur’dan Kaşmir Yolu, Douglas Adams’tan Otostopçunun Galaksi Rehberi ve Ashlee Vance’tan Elon Musk başucu kitaplarımız arasında yer alıyor.

İzlediğinizde sizi motive eden filmler hangileri?

Patch Adams, The Founder, Limitless ve Minority Report.

Sizce 2022’de sektör trendleri neler olacak?

Geçirdiğimiz ve maalesef hala geçirmekte olduğumuz, gelecekte de derinleşecek küresel iklim sorunlarını çözmenin odak noktamız olacağını düşünüyorum. Bunun birçok bacağı var. Örneğin biri kuraklık. Bu sebeple su yönetimi de önem arz eden bir konu. Ben bu bacaklardan bizim de odaklandığımız su tüketimini azaltma konusuna binaen bir örneği söyledim. İnsan faktörünü daha minimize eden teknolojilerin ön planda olacağına eminim.

2022 yılının en önemli konuların başında IoT gelecek. Özellikle giderek ulaşılabilir hale gelen IoT teknolojileri buna karşın giderek artan enerji ve üretim maliyetlerinin optimize edilme çabası artık IoT teknolojilerin hayatımızın içine girmesini sağlayacak. Tabii ki bu süreç evlerde perde açmak ile değil de daha çok endüstriyel ve tarımsal üretimde kullanımın yaygınlaşması şeklinde olacağına inanıyoruz.

Önümüzdeki 10 yılda sektörünüzde ne gibi gelişmeler yaşanmasını bekliyorsunuz?

Son birkaç yıldır bile başta tarımsal üretim olmak üzere bu tarımsal üretim sürecinin içinde barınan su, elektrik vb. gibi birçok noktaya dikkat ve odak kayda değer şekilde arttı. Buna paralel ‘akıllı şehirler’ başlığı altında bu süreçlerin optimize ve otomatize edilmesi üzerine talepler de artmaya başladı. Bunlarla birlikte azalan kaynaklar, kısıtlı kaynaklar ve bunlar üzerindeki birçok olumsuz durumlar (küresel ısınma, aşırı tüketim, iklim değişikliği, vb.) bu kaynakları verimli ve sürdürülebilir kullanma yönündeki yatırımları ve dikkatleri kayda değer şekilde artıracağını görüyoruz. Yapılan birçok çalışmada istatiksel olarak artacağını kanıtlıyor.

10 yıl içerisinde, sanallaşma sanal dünyada güven ve sanal dünya ile fiziksel dünya arasında etkileşim sağlayacak IoT teknolojilerinin de gelişeceğine inanıyoruz. Bu da Metaverse, sanal gerçeklik, daha iyi online görüşme deneyimi ve IoT sistemlerinin hayatımızın birçok noktasına katılacağını gösteriyor. Fiziksel bir varlık olan insanın sadece sanal dünyada var olamayacağı ve sanal bir iş anlayışının artmasıyla birlikte fiziksel üretim süreçlerinde karar verme aşamaları ve uzaktan sanal olarak yapılamayan insanların fiziksel olarak katılımla gerçekleştirilmesi gereken gözlemsel analizlerin ve bildirimlerin de çeşitli sensör ve algılama teknolojileri ile gerçekleştirmesi ihtiyacı artıyor. Diğer önemli bir konu ise dijital dünyada güvenlik. Burada blockchain teknolojisinin para gibi kavramları kendi üzerinden uzun süredir güvenli şekilde taşıyabilmesi, blockchain ile ilişkili sektörlerin gelişmesini artıracak gibi duruyor. Özellikle giderek sanallaşmaya başladığımız ve birbirimizi hiç görmeden gerçekleştirmeye başladığımız iş bitirme süreçlerinde bu teknolojilerin tamamını bir araya getiren süper yazılımlar ortaya çıkması olası. Şu anda Facebook (Meta), Amazon, Siemens, Google gibi büyük şirketler, ülkemizde ise Türk Telekom, Turkcell, Koçsistem gibi büyük kurumlar kendi içlerinde ya da yurt dışı partnerler ile bu tarz süper yazılımlar veya daha teknik adı ile IoT platformlar yapmayı hedefliyor. Esular olarak, sektörümüzdeki gelişmeleri ve trendleri yakından takip ediyor ve izliyoruz.

Rol model olarak gördüğünüz kişi ya da kanaat önderleri var mı?

Fatma Aktaş: Kurucu ortağım Erhan Sandal! 🙂

Erhan Sandal: Steve Jobs diyebilirim.

Esular olarak ilk adımı atmaya ne zaman ve nasıl karar verdiniz?

Fatma Aktaş: Pişman olacağıma çok net bir şekilde karar verdiğim an. Benim için çocukluk hayaliydi diyemeyeceğim yeterince geç bir vakitte oldu. Bu noktada başta kurucu ortağım olmak üzere yollarımın kesiştiği birkaç insanda çok etkili oldu.

Erhan Sandal: Çok uzun zaman önce attım ilk adımı. Elbette bu adımın girişimcilik olduğunu pek de bilmiyordum. Bugüne kadar hep riskli projeler yapacak, bilinmezlikler ile ilerleyebilecek, yeni şeyler öğrenecek, her zorluk içinde ilerlemeye devam etmeye yetecek kadar inatçı ve kararlıydım. Zaten her zaman hep istediğim şeyleri yapmak için daha fazla üretmek ve çalışmam gerektiğinin farkındaydım. Hep bu mantıkla yaklaştım. Çalıştığım şirketlerde de hep bu bilinçle işleri yaptım ürünler çıkardım. Hep bir adım daha iyi olmayı düşündüm. Sonra artık sadece kendi imkanlarım ile ilerlemenin mümkün olmadığını ya şirkette müdür, yönetici gibi mevkilerde ekip yöneterek fark yaratmaya başlayacaktım ya da benim için daha gizemli ve zorlu bir yol olan girişimciliği deneyecektim. Karar almam da çok zor olmadı heyecan yoksa zaten sıkıcıdır. O nedenle 3 yıldır aktif girişimciyim.

Girişimcilik yolunda İTÜ Çekirdek size neler kattı?

İTÜ Çekirdek sürecini biz de çok önemsedik ve odaklandık, buna mukabil İTÜ Çekirdek de süreci dolu dolu geçirmemiz için birçok aksiyon, eğitim, demo day gibi organizasyonlar yaptı. Geçirilen bu süreçte bilhassa üzerinde durmak istediğim kısım birçok kişiye kendimizi ve yaptığımız işi anlatmak oldu. Bu, Esular olarak bizim kendimizi anlatmamızı ziyadesiyle geliştirdi. Bu nokta gerçekten önemliydi. Yani hem anlatabilmek, anlaşılabilmek, network ve geri bildirimler şeklinde özetleyebilirim. 2019 yılında Kwoks IoT programına katıldığımızda herkes Big Bang konuşuyordu, ilk orada duymuştuk. “Seçilmek, sunum yapmak çok zordu” şeklinde yorumlar yapılıyordu. Bizzat süreçlerden geçince zorluğun tek aşamada değil birçok aşamada sürekli aynı performansı göstermek olduğunu fark ettik. Bir startup’ı büyütmek istikrar ve kararlılık gerektiriyor. İTÜ Çekirdek ve Big Bang yolculuğu bize bunu bir kez daha öğretti.

Günlük hayatınızda benimsediğiniz rutinleriniz var mı, varsa neler?

Fatma Aktaş: Kesinlikle her gün uyandıktan sonraki 10 dakika içerisinde yatağımı toplarım.

Erhan Sandal: Sabah kesinlikle az miktarda da olsa kahve içmek, çay da olabilir. Aslında bu kahve veya çayın beni o an mutlu edeceği hissini seviyorum ve sabah uyanır uyanmaz bir şeyler yapmaya başlamamı sağlıyor. Günlük sayılmaz ama olsun haftalık en az 1 tane bilmediğim konuda temel seviyede bilgi edinmeye çalışırım. Bazen bunun için 1 gün bile ayırırım.

Sizce başarıya ulaşmanın yolu ya da yolları neler?

Fatma Aktaş: Uzun yıllardır başarılı olamadığım bir nokta: istikrar. Hala yapma konusunda uzmanlaştığımı söyleyemeyeceğim fakat gayretim kesinlikle arttı. Etkileşim de çok önemli gerçekten farklı bakış açılarının hem girişimciye hem de girişime büyük katkısı oluyor. Birkaç gün önce hiç düşünmediğim bir fikre bir toplantı esnasında toplantıya katılan bir katılımcıdan duydum. Paylaştığı düşünce benimde uzun süredir mücadele ettiğim bir husustu ve hiç onun baktığı yerden bakmamıştım. Değerli bir paylaşımdı.

Erhan Sandal: Başarıya giden yolda üç kural koydum kendime, İlk kuralım, Öğrenmeyi öğrenmek. İkinci kuralım, bildiğin her şey çok kolay bilmediğin her şey çok zordur. Üçüncü kuralım ise yeni şeyler yapmak zordur. Bildiğin şeyler yeni şeyler öğrenmeni kolaylaştırmaz sadece süresini kısaltır. O nedenle yeni bir şey üzerinde isen zorluklara hazırlıklı ol ve yeniden başlamayı bil.

Yazar Hakkında

Paylaşım
Close