Hemen herkes bir yat veya tekne kullanabilir. Ancak yolculuğun en zor kısmı tekneyi kıyıya yanaştırıp park etmek gerektiğinde ortaya çıkıyor. Bu nokta tam olarak gerçek kaptanların tekne sürücülerinden ayrıldığı nokta olarak kabul ediliyor. Güçlü bir akıntı ve biraz da rüzgar varsa bu zorlu bir görev haline gelebiliyor.

Otomotiv sektörünün kilit isimlerinden biri olan Volvo’nun, yan şirketi Volvo Penta bu durumu daha kolay hale getirmenin bir yolunu buldu ve kendi kendine kıyıya yanaşıp park edebilen bir tekne inşa etti!

Volvo bu yeni sistemi ilk kez Göteborg’daki Volvo Okyanus Yarışı’nın İsveç ayağında sergiledi. Şirket bu anı videoya çekerek dünyayla paylaştı. Aşağıdaki videoda da göreceğiniz gibi Volvo Penta’nın botu toplam boyutu 22 metre olan iki Volvo Ocean 65 yatının yanına konumlandı. Ardından yatın kaptanı sadece sistemi başlatıyor ve tekne kendi kendine kıyıya yanaşarak park ediyor.

Burada yetkililerin altını çizdiği en önemli konu teknenin tamamen kendi başına hareket edemediği ve bir insana ihtiyaç duyduğu. Videoda da görüldüğü gibi kaptan tekneyi park etmek için gerekli düğmelere basıyor ve geri kalanını tekneye bırakıyor. Bunun gerçekleşmesini sağlayan ise geliştirilen entegre tahrik sistemi (IPS).  IPS, kaptanın işini daha da kolaylaştırmak için birlikte çalışan kontrollü bir pervane ve motor serisinden oluşuyor. Kaptan park etme anı geldiğine IPS’yi kontrol eden joystick’i kullanarak geminin hassas ayarlarını yapabiliyor.

Ancak bu sistemde kaptanın ilk önce tekneye park etme komutunu vermesi gerekiyor. Sistemde bulunan sensör ve bilgisayarlar sürekli bilgi akışı içinde olduğu için milisaniyeler içinde tepki verebilir. Tekne, rüzgar ve diğer doğa koşullarını takip ederek güç girişi ve direksiyon açılarına mikro ayarlar yapabilir. Eğer kaptan herhangi bir nedenden ötürü süreci durdurmak isterse sistem rüzgar, deniz ve IPS buna engel olsa da tekneyi durdurabilir.

Volvo’nun geliştirdiği sistem her ne kadar tamamen özerk olmasa da etkileyici bir başarı. Şu an bu sistem ticari olarak mevcut bulunmasa da şirketten gelen haber 2020 yılına kadar sistemin üretime gireceği yönünde.

Yazar Hakkında

mm

Girişimcileri, şirketleri, yatırımcıları ve profesyonelleri bir araya getiren geniş bir ekosistem olan İTÜ Çekirdek, kimyadan elektroniğe, bilişimden biyogenetiğe tüm sektörlere açık bir girişimcilik merkezidir.

Paylaşım
Close