İleri teknoloji girişimcilik ve insansız hava araçlarının yükselişi

Gelişen ileri teknolojileri le birlikte insansız hava araçları günümüzde askeri sektörden başlayıp sivil alana yayılmış durumda. Sivil alanda uçan araçlarla neler yapılabileceği konusunda pek çok gelişme yaşanıyor. İTÜ Çekirdek ile Girişimci Türkiye programında bu hafta, endüstriyel uygulamalar için özelleşmiş yüksek performanslı insansız hava araçları geliştiren Maxwell Innovations kurucusu Orkut Aktaş ve Arkan & Ergin Kurumsal Finansman ortağı Doğan Taşkent ile “İnsansız Hava Araçları ve İleri Teknoloji Girişimler” konuşuldu.
İTÜ Çekirdek girişimcisi Maxwell Innovations firmasının geliştirdiği insansız hava aracı, endüstriyel olarak tarım alanındaki bitkilerin stres seviyelerini ölçmek gibi çeşitli amaçlarla kullanılabiliyor. Bitkiler yakın kızılötesi dalga boyunda, sağlıklı olduklarında yüksek oranda ışınım yayıyorlar. Yeterli su alamadığı ya da topraktan yeterli besin alamadığı zamanlarda bitki sağlığının düşmesiyle bitki bu ışınımı daha az yapmaya başlıyor. Farklı ışın bantlarında görüntü alarak bitkilerin ne zaman sağlıksız ne zaman sağlıklı olduğunun analizi insansız hava aracı ile kolayca yapılabiliyor. Basit ifadeyle tarım alanının üzerinde uçan insansız hava aracı, belirli kızılötesi ışınımlarda gözlem yaparak bitkinin sağlık seviyesini ölçebiliyor. Tarlada hangi bitkinin suya veya gübreye ihtiyacı var kolayca öğreniliyor. Bitki bu stres seviyelerini aştığında geri dönülemez bir şekilde sağlığını kaybediyor ve ölüyor. Mahsul kaybının olmaması için kullanılan stres seviyesi ölçümü bu noktada üreticiler için inanılmaz bir avantaj sağlıyor.
Bir diğer endüstriyel kullanımı da güneş enerjisinin olduğu sistemler diyebiliriz. Çok geniş alanlara kurulan güneş panelleri ve üzerlerinde yer alan gözelerin incelenmesi, gözelerin birbirine kısa devre yaptırıp yaptırmadığı, doğru verimde çalışıp çalışmadığı, ne kadar enerji kaybının olduğunun incelenmesinde insansız hava araçları kullanılıyor.
Büyük rüzgar tribünleri gibi alanlarda çatlak analizi ve olası aşınmaların tespitinde farklı ve yüksek çözünürlüklü kameralar kullanarak tespitler yapılabiliyor. Bunların yanında esas olarak işi endüstriyel boyuta taşıyan sensörlerin yer alması ile spektural ve termal görüntülemenin sağlanması insansız hava araçlarını sivil ve askeri kullanımdan ayıran özellikler olarak söylenebilir.
Maxwell Innovations kurucusu Orkut Aktaş’a göre “Eğlence ve sivil alanda kullanımı, özellikle Japonya’da oyuncak sektöründeki gelişimi endüstriyel alana göre çok daha hızlı oldu. Son 10 yıldır endüstriyel alanda uygulamaları mevcut fakat çok sınırlı ve sadece birkaç bölgede inceleme yapılması şeklinde. Endüstriyel alandaki kişilerin bu alanda kullanması da acaba bu uçan aracı işimde nasıl kullanabilirim sorusunu sormalarıyla başladı.” Endüstriyel alanda kullanılan insansız hava araçları hobi alanlarında kullanılan araçlara göre çok daha farklı testlerden geçiyor ve çok daha dayanıklı ve güvenlikli olmak zorunda. Sıvı teması, toz kapasitesi, nem tutma kapasitesi gibi çok daha zorlu koşullara dayanabilen yapıdaki dronelar sadece havanın güzel olduğu zamanlarda değil gerçekten işinize yarayacak anlarda kullanabilmeniz için tasarlanıyor. Şu an piyasada yer alan insansız hava araçlarının yaklaşık %98’i bu şartlara dayanamıyor. Maxwell’in farkı ise neredeyse askeri alanda kullanılan drone kalite standartlarının endüstriyel standartlara da uygulanması şeklinde. MX8 adını verdikleri insansız hava aracının 200 g ile 1 kg arasında taşıma kapasitesi var ve kullanılan vericinin kapasitesine göre de 10 km’ye kadar görüntü ve bilgi aktarımı sağlanabiliyor.
Teknoloji girişimciliğinde Türkiye’de tanınan isimlerden olan Doğan Taşkent’e göre teknoloji girişimciliği, teknoloji yaratan ve teknolojiyi kullanan olmak üzere ikiye ayrılıyor. Doğan Taşkent, “ Türkiye’de 7-8 yıldır yemeksepeti ve Markofoni gibi teknolojiyi kullanarak güzel iş modelleri oluşturmuş teknoloji girişimleri görmekteyiz. Son 2-3 yıldır ise teknoloji yaratan girişimler de görmeye başladık. Var olan teknolojiyi kullanarak bir iş modeli yaratmak çok daha kolay olduğu için oldukça yaygın ve biraz daha hızlı. Oysa bir teknolojiyi yaratmak çok daha zor olmakla beraber ciddi mühendislik gerektiriyor.”