GELECEĞİN YEŞİL ARAÇ TEKNOLOJİLERİ
Sera gazlarının küresel ısınma üzerindeki etkileri nedeniyle daha yeşil ulaşım alternatifleri üzerindeki çalışmalar yaklaşık 20 yıldır sürüyor. Pille ve güneş enerjisiyle çalışan araçlar, yeşil ulaşım için en önemli örnekler arasında yer alıyor. Ancak karbon salınımının önemli oranda azaltılabilmesi için yakıta ek olarak araç üretimlerinin her noktasında sürdürülebilirliğe dikkat edilmesi gerekiyor.
Daha yeşil araçlar için yakın gelecekte sıkça karşımıza çıkacak bazı teknolojiler bulunuyor.
Pil Gövde Panelleri
Yakıt tüketimini azaltmanın yolu, büyük oranda, araçları daha hafif hale getirmekten geçiyor. Bu nedenle otomobil üreticileri; kaput, tavan ve kapılar gibi bölümlerde çelik bileşenler yerine, bazıları ek pil deposu olarak iki katına çıkabilen ultra hafif malzemeler üzerinde çalışıyor.
Daha Yeşil Lastikler
Araç motorları her ne kadar sera gazlarının tek kaynağıymış gibi görünse de lastiklerin üretim sürecinde kullanılan enerji ve geri dönüşümünün zorluğu da neredeyse aynı oranda sera gazı salınımına sebep oluyor. Bu nedenle lastik üreticileri, geri dönüştürülmüş malzemelerden lastik üretmenin yolları üzerinde çalışıyor. Ayrıca Goodyear’ın lastik ıslakken oksijen oluşumu sağlayan, yosun içerikli bir prototip lastiği bulunuyor. Henüz seri üretime geçilmiş olmasa da markaların bu tarz çalışmalar yapmaları, daha yeşil ulaşım konusunda umut vadediyor.
IoT, V2V ve V2I Teknolojileri,
Nesnelerin interneti, günlük nesnelere yerleştirilmiş sensörler tarafından toplanan verileri kullanıyor. Gelişmiş araçlar ise mümkün olduğunca verimli çalışmaları için binlerce sensör içerebiliyor. Bazı üreticiler, IoT verilerini kullanarak elektrikli araçlar için mevcut şarj istasyonlarını genişletmek üzerinde çalışıyor. Verilerin, belediyeleri şarj istasyonları için en iyi yerler hakkında bilgilendirmesi ve farklı hava koşullarında verimliliği optimize etme konusunda üreticilere geri bildirim sağlaması amacıyla kullanılması hedefleniyor.
V2V, araçlar arasında paylaşılan veriler olan “Vehicle to Vehicle” ifadesinin kısaltması olarak kullanılıyor. Bu teknoloji özellikle otonom araçlarda çarpışmalardan kaçınmak amacıyla kullanılıyor. Aynı çevrede seyahat eden araçlardaki sensörler, kazaların önlenmesine yardımcı olmak için bilgi paylaşımında bulunabiliyor. Uzmanlar, bu teknolojiler çoğu otomobilde tam olarak çalıştığında, araç kazalarının %75’ten fazla oranda azaltılabileceğini tahmin ediyor.
V2I ise araçtan altyapıya arayüz anlamına geliyor. Araçtaki sensörler, trafik ışıkları, yaya geçitleri ve diğer özellikler dahil olmak üzere, çevredeki altyapı öğelerini yerleşimlerin etkinliği hakkında bilgilendiriyor.
Geleceğin Otomobil Teknolojilerini İTÜ Çekirdek #Otomotiv Programı ile Geliştir!
Otomotiv endüstrisi ve mobilite alanında çözümler üretecek girişimciler OİB’in gücüyle İTÜ Çekirdek’in #Otomotiv Programı’nda destekleniyor. Hızla gelişen teknolojilere ayak uyduran, inovatif fikirleri hayata geçiren ve otomotiv sektörüne katkı sağlayacak girişiminle seni İTÜ Çekirdek #Otomotiv Programı’na bekliyoruz. Hemen başvur!
Kaynak: https://ecobnb.com/blog/2022/04/green-cars-technologies-future/
Görsel Kaynak: https://www.shutterstock.com/tr
