Concorde’u hatırlıyorsunuzdur, dünyanın ilk sesten hızlı uçan yolcu uçağı olmuştu. Ancak gerek yüksek yakıt maliyeti gerekse gövdesindeki ısınma sorunları (ve bunlarla ilişkili olan kazalar) nedeniyle tüm dünyaya yayılamadan kayboldu. Boom ise Concorde’dan daha hızlı bir uçuş deneyimini normal bir business class yolcu bileti fiyatında sunmayı hedefliyor.

Günümüzdeki aerodinamik teknolojisini en gelişmiş motor teknolojisi ve karbon fiber bileşenlerle harmanlayan Boom, diğer uçaklardan 2.5 kat daha hızlı bir yolculuk vadediyor. Örneğin Boom, New York ve Londra arası bir yolculuğu 7 saat yerine 3,5 saatte gerçekleştirecek ve bu yolculuk için gidiş dönüş toplam fiyat 5 bin dolar olarak belirlenmiş. İlk uçuşunu 1969 yılında gerçekleştiren Concorde, Mach 2 hızına ulaşabiliyordu. Boom’un geliştirilmekte olan prototipinin motor hızı ise Mach 2.2.

Şu anda prototip üzerinde çalışan firma, ilk deneme sürüşünü önümüzdeki sene gerçekleştireceğini belirtti. Şu aşamada testler Kaliforniya’daki hava üssünde gerçekleşiyor, hangar ise Denver’da. Şirketin uzun dönemdeki hedefi ise Mach 3 hızına ulaşabilmek. Şirket geçtiğimiz günlerde Avustralyalı Richard Branson’ın Virgin adlı havacılık şirketi ile 2 milyar dolarlık bir anlaşma imzaladı. Henüz çok erken aşamada olan bir şirketin 2 milyar dolarlık anlaşma imzalaması oldukça büyük bir gelişme.

Concorde’un bir diğer dezavantajı ise yakıt olarak kerosen kullanmasıydı. Kerosen oldukça yüksek maliyetli bir yakıt ve 6000 kilometrelik bir mesafe için yolcu başı toplam yakıt maliyeti 1000 doları aşıyordu. 2000 yılında Paris’te yaşanan kazanın ardından uçuşları büyük oranda azaltılan uçak son uçuşunu 2003 yılında gerçekleştirmişti.

Bu gelişmeyi girişimcilik açısından değerlendirecek olursak, birkaç gün önce yayınladığımız “basit düşünmek” temalı yazıdan alıntı yapmak işimize yarayabilir.

Bir bardak ve bir robotun kesişim noktası ne olabilir diye düşündüğünüzde ise karşınıza çıkan sonuç belli: İkisi de basit düşünce ürünü! Yani ne girişimci olmak için, ne de dünya üzerinde yaşayan hemen herkesin ortak sorunlarına çözüm getirebilmek için karmaşık, içinden çıkılamayacak kadar detaylı bir çözüm geliştirmek gerekmiyor, bazen bazı süreçleri tersine düşünmek ya da fiziğin temel kurallarını ürününüzde/çözümünüzde kullanmanız böyle basit ancak bir o kadar kullanışlı sonuçlar doğurabiliyor.

Basit düşünmek için küçük düşünmek gerekmiyor elbet. Concorde’un on yılı aşkın bir süre önce etkin biçimde yapamadığını günümüz teknolojisiyle uygun maliyetli ve güvenli bir biçimde gerçekleştirmek, SpaceX uçuşlarını göz önüne aldığımızda pek de yeni bir düşünce değil. Ancak önemli olan, cesaretli olup basit olmasına rağmen güçlü fikirlerle aksiyona geçebilmek.

Yazar Hakkında

mm

Girişimcileri, şirketleri, yatırımcıları ve profesyonelleri bir araya getiren geniş bir ekosistem olan İTÜ Çekirdek, kimyadan elektroniğe, bilişimden biyogenetiğe tüm sektörlere açık bir girişimcilik merkezidir.

Paylaşım
Close