Beş yıllık yolculuğun ardından Juno Jüpiter’in atmosferine oturdu
Güneş sisteminde gerçekleştirdiği beş yıllık bir seyahatin ardından, Juno en nihayetinde hedefine ulaştı ve saatte 250 bin kilometre hızla Jüpiter’in yörüngesine oturdu.
2011 yılında başlayan 1,13 milyar dolar maliyetli görevin en tehlikeli anı dün gece Juno gezegene yaklaşma prosedürünü takip etmeye başlamasıyla yaşandı. 5 yıllık emeğin ve milyarlarca doların kül olması işten bile değilken, uzay aracı başarılı bir şekilde Jüpiter’in yörüngesine oturdu. Bunu başarabilmek için uzay aracının ana motoru 35 dakika boyunca aralıksız ateşlendi.
İlk 37 turunda Jüpiter’in radyasyon kemerine dalacak olan uzay aracı, böylece gezegenin bulutlu gökyüzünün yaklaşık 5 bin kilometre yakınına girerek ona yeryüzüne en yakın geçişi yapacak. Juno bu turlarda Jüpiter’in oluşumu ve evrimine dair ipuçlarını açıklayacak verileri NASA’ya gönderecek.
Roma mitolojisinden Jupiter’in eşi Juno’ya ithafen isimlendirilen uzay aracının atıldığı görevi özel kılan yanlarının başında aşırı tehlikeli olması geliyor. Güneş sistemindeki bilinen sekiz gezegen arasında Jüpiter en geniş manyetik alana ve en yüksek radyasyona sahip olanı. Uzay aracı bu şartlara dayanabilmesi için özel olarak tasarlandı.
NASA’nın Juno görevi için hazırladığı fragmanda, bilim insanları Jüpiter gezegenini affetmeyen ve acımasız bir canavar olarak tanımlıyor…
9 metre genişliğinde üç güneş paneli ile donatılan Juno, göreve başladığında 1232 kg yakıta sahipti. Ana motorun 35 dakika boyunca ateşlenmesi sonucu uzay aracının deposunda yalnızca 447 kg yakıt kaldı. Juno geriye kalan bu yakıtı Jüpiter etrafında atacağı 36 turda kullanacak ve ardından gezegenin atmosferinden ayrılacak.
NASA tarafından yayınlanan yukarıdaki video, uzay gemisinin son yaklaşma prosedürünü izlerkenki hareketlerini gözler önüne seriyor. JunoCam tarafından 29 Haziran’da kaydedilen görüntülerde Jüpiter’in yanı sıra dört doğal uydusu Callisto, Ganymede, Europa ve Io da görülebiliyor.
