Her geçen gün daha fazla Fortune 500 şirketinin yenilebilir enerjiye geçmesiyle, ABD rüzgar enerjisinden ürettiği elektrik miktarını 2010’daki seviyenin iki katına çıkardı.

Yalnızca ABD’de her 2,5 saatte yeni bir rüzgar türbini inşa ediliyor ve 2016 yılında ülkenin toplam elektrik üretiminin yüzde 5,6’lık bölümü rüzgar enerjisinden elde edildi. Bu oran 2010 yılındakinin iki katından daha fazla!

Yenilenebilir enerjinin yükselişinde, General Motors, Microsoft, Apple ve Walmart gibi dev firmaların katılımı büyük rol oynuyor. Rüzgar enerjisi, düşük operasyon maliyeti ve yüksek üretim kapasitesiyle, dev firmaları tabiata karşı sorumlu olmanın haklı gururunun ötesinde cezbediyor.

Bloomberg enerji analistlerinden Alex Morgan’a göre, ABD’deki sübvansiyonsuz yakın kıyı rüzgar enerjisi önümüzdeki 10 yılda fosil yakıtlardan çok daha uygun fiyatlarla ulaşılabilir olacak.

Küresel ısınma etkisini artırdıkça, rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının daha düşük maliyetli ve verimli hale gelmesinin önemi artıyor. Yenilenebilir enerji, karbon salınımını azaltmak yolundaki en büyük kozumuz konumunda.

İklim değişikliği hız kesmiyor, dolayısıyla insanların onunla mücadelesi de yavaşlamamalı; aksine sürekli daha verimli olarak hız kazanmalı. Rüzgar enerjisi ise bu mücadelenin kilit taşlarından bir tanesi. Fakat iklim değişikliğinin ilerleyişini yavaşlatmak için elimizdeki her şeyi kullanmak zorundayız.

Güneş, yenilenebilir enerjiler arasından en uygun fiyatlı seçenek ve Apple, Facebook, Google üçlüsünden daha fazla insana istihdam sağlıyor.

Kanada 2015 yılında enerji ihtiyacının yarısından fazlasını güneş, hidroelektrik ve biyokütle gibi yenilenebilir kaynaklardan üretti.

Yenilebilir enerjiler artık fosil yakıt karşısında zayıf bir duruş sergilemiyor. Fosil yakıttan daha istikrarlı, düşük maliyetli ve esnek bir seçenek olarak öne çıkarken; küresel ısınma gezegenimizi tehdit ettikçe en akıllıca seçenek olmaya da devam edecek.

Yazar Hakkında

mm

Girişimcileri, şirketleri, yatırımcıları ve profesyonelleri bir araya getiren geniş bir ekosistem olan İTÜ Çekirdek, kimyadan elektroniğe, bilişimden biyogenetiğe tüm sektörlere açık bir girişimcilik merkezidir.

Paylaşım
Close