Yaz Olimpiyatları 2020, Japonya’nın başkenti Tokyo’da yapılacak. Son dönemde birçok kalabalık organizasyon konusunda güvenlik endişe yaşandığından Japonlar da benzer endişeler besliyor. Bu sebeple de herhangi bir kötü sürprizle karşılaşma ihtimalini en aza indirmek için pek çok farklı yol arıyorlar. Japon Times’a göre bu yollardan biri yüz tanıma teknoloji. Gazete, Tokyo 2020 Olimpiyat organizasyon komitesine yakın kaynakların organizatörlerin yüz binlerce katılımcının kimliğini doğrulamak için yüz tanıma teknolojisini kullanmayı planladığını söylüyor.

İzleyiciler hariç (sporcular, gazeteciler, güvenlik görevlileri ve yetkililer dahil) yaklaşık 400 bin kişiyi kapsaması beklenen yüz tanıma teknolojisi 40’a yakın mekanda faaliyete geçecek. Böylelikle davetsiz misafirlerin organizasyona giriş yapması engellenmiş olacak.

Yetkililer kimlik paylaşımı veya hırsızlık gibi durumların oyunların güvenliğini azaltacağından endişe duyuyorlar. Yüz tanıma teknolojisiyle kişilerin yüzü tarandıktan sonra o kişinin geçerli bir giriş belgesi olup olmadığını tespit edebiliyor. Bu sayede hem kimlik hırsızlığının önüne geçilmiş olacak hem de giriş bekleme süreleri kısaltılmış olacak.

Organizasyon komitesi, kişilere resimli özel kimlik kartları verecek. Kimlik kartına sahip kişi alana girmek istediğinde yüzü taranacak. Eğer veri tabanındaki görselle bir eşleşme olmazsa devreye güvenlik görevlileri girecek.

Japon Times’a göre olimpiyatlarda NEC’in NeoFace yüz tanıma sistemi kullanılacak. Ancak henüz yetkililer bu teknolojinin kullanılacağını resmi olarak ilan etmedi. Şimdiden pek çok insan bu tarz programlardan hoşnut olmadığını ve bu verilerin yanlış kullanılması durumundaki endişelerini dile getiriyor.

Olimpiyat yetkililerinin bu endişeleri organizasyon sırasında nasıl ele alacakları, katılımcıların sistemden çıkıp çıkmayacakları ve organizasyon komitesinin şart koşma gibi bir yetkisi olup olmadığı henüz belli değil. Ancak pek çok uzman bu kişisel verilerin gizliliğinin korunamayacağını ve sonunda güvenlik güçlerinin eline geçeceğini savunuyor.

Yüz tanıma teknolojisi dünyanın pek çok havaalanında yolcuların biyometrik fotoğraflarını kontrol etmek için kullanılıyor.

Yazar Hakkında

mm

Girişimcileri, şirketleri, yatırımcıları ve profesyonelleri bir araya getiren geniş bir ekosistem olan İTÜ Çekirdek, kimyadan elektroniğe, bilişimden biyogenetiğe tüm sektörlere açık bir girişimcilik merkezidir.

Paylaşım
Close